Munchkin

Munchkin kedilerin tarihine bakıldığında onlar için ne kadar da sancılı bir sürecin yaşandığını anlamak mümkün. Genetik bir mutasyon sonucu diğer soyağacındaki kedilerden farklı olarak kısa bacaklı üreyen Munchkin’leri bu belirgin farklılıkları nedeniyle kabullenmek çok zor olmuştu. Bu farklı ırk üzerindeki tartışmalar bir hayli hararetli ve uzun sürmüştü. Çünkü bu benzersiz kısa bacakları onları kedi camiasındaki pek çok insanın gözünde sanki hastalıklı bir tür olarak nitelendiriyordu. Bu önyargılı yaklaşım zamanında Sfenks ve Manks gibi ırklarla da gündeme gelmiştir. Munchkin’ler ilk olarak 1930’ların başlarında İngiltere’de belgelenmiştir. Kayıtlara göre, bu kısa bacaklı kedilerin, İkinci Dünya Savaşı’nın Avrupa’daki kedi nüfusuna zarar vermesinden önce tam dört kuşak boyunca hayatta kaldığıdır. 1950’li yıllarda Sovyetler Birliği’nde de kayıtlarda rastlanılan Munchkin’ler için popoları üzerinde oturmaları nedeniyle “Stalingrad Kanguru Kedisi” olarak adlandırılmıştır. Ancak bugün bildiğimiz safkan Munchkin cinsi kediler, Amerika’nın Louisiana eyaletinde üremeye başladı. 1983 yılında Louisiana’da müzik öğretmeni olan Sandra Hochenedel saldırgan bir köpek tarafından kamyonetin altında köşeye sıkıştırılmış iki kedi gördü. Hochenedel bu iki kediyi köpeğin saldırısından kurtarıp eve götürdüğünde onlarda iki şey fark etmişti. İlki onlar hamileydi ve ikincisi bacakları diğer kedilere oranla daha kısaydı. Doğum yapan anne kediler yavrularını büyütürken, Hochenedel de onların kendi başlarına ne kadar da iyi ve sağlıklı olduklarını görerek bu duruma yeni bir kedi türünün başlangıcı olabileceğine kanaat getirdi. Yapılan kontrollerde Munchkin’lerin kısa bacakları onlara herhangi bir engel teşkil etmiyordu. Ayrıca ilerleyen yıllar için fiziksel görünümlerinde ve dolayısıyla sağlık sorununa da yol açmaya neden değildi. Bunun sonucunda Munchkin’ler için bir üreme programı oluşturuldu ve diğer kedi yetiştiricileri de bu çalışmaya katılarak Munchkin yetiştirme programı ile çalışmaya destek verdiler. 1991 yılında Munchkin’ler, New York’ta Madison Square Garden’da ulusal televizyonda yayınlanan “INCATS TICA” gösterisinde halka tanıtılarak hem kedi severler hem de otoriteler tarafından beğeni almıştı. Ancak cins hakkında yeterince bilgi bilinmediği için üremesi durdurulmuştu. 1994 yılına gelindiğinde, Munchkin yetiştiricileri şanslarını tekrar denedi ve bu defa aynı yılın Eylül ayında TICA’nın (Uluslararası Kedi Derneği) “Yeni Irk Geliştirme” programına kabul edildi. Program, Munchkin’lerde kısa bacakların oluşmasına neden olan genin baskın olduğunu doğruladı ve bu özelliği onların değişmez bir parçası olarak kabul etti. 1 Mayıs 1995 tarihi itibariyle de Munchkin’ler artık TICA’da yeni bir ırk statüsü alarak tanınmaya başladı. Bu tanınmayla birlikte bazı muhalif kedi meraklıları Munchkin’lerin kısa bacakları nedeniyle gelecekte sırt, kalça ve bacaklarında sorunlar yaşayabileceğini öne sürmüştü. Yıllarca süren bu tartışmalardan sonra takvimler 2003 Mayıs ayını gösterdiğinde Munchkin cinsi kediler TICA’da şampiyonluk statüsünü elde etmişti bile. Ancak bu anormal yapı ve gelişme üzerine Munchkin cinsi kedileri sağlıklı tutmak ve nispeten küçük olan gen havuzlarını genişletmek için, uzun bacaklı, uzun tüylü ve kısa tüylü evcil cinslerle çiftleştirme kararı alınmıştı. Bu nedenle, Munchkin kedilerin vücut ve kafa yapıları, renk, desen, tüy uzunluğu, kürk tipi, yeni genler eklendikçe değişiklik gösterebilmektedir.

Munchkin cinsi kediler, diğer soyağacındaki kedilerden belirgin olarak farklı bir dış görünüme sahiptirler. Bu farklılık kısa olan bacakları ile belirgin bir şekilde Munchkin’leri diğer kedilerden ayrıştırmaktadır. Bacak kısalığı pek çok kedi meraklısının ya çok sevdiği ya da uzak durduğu bir görünüme sahiptir. Bu cüce kediler, ortalama bir kediden 5 cm daha kısa olan bacaklarıyla, belirgin bir şekilde yere daha yakındır. Ancak vücutlarının geri kalan kısımları, sıradan bir kedi ile aynıdır ve yetişkinlerin çoğunun kiloları 3 ila 5 kilo arasında bir ağırlığa sahiptir.